25 Ocak, 2019

Çay



- Çayın altını kapattın mı?
- Hatırlamıyorum. 
- Nasıl hatırlamazsın bu kadar basit bir şeyi? Çayın altını kapattın mı kapatmadın mı?
- O zaman kapatmadım. Çünkü kapattığımı hatırlamıyorum.
- Süper mantık! "Kapattığımı hatırlamıyorum o zaman kapatmadım!" Bravo!
- Emin değilim. Kapatmış da olabilirim.
- Adem! Sen benimle dalga mı geçiyorsun? Neredeyse Pendik'e geldik. Bir düşün! Çayı kapattın mı kapatmadın mı?
- Hatırlamıyorum. Döneyim mi?
- Yarım saate feribot kalkacak Adem. Bileti bir ay önce aldık. Hayatta yakmam ben o bileti!
- O zaman çayı unut.
- Ben unutamam Adem! Ama belli ki sen unutmuşsun.
- Unuttum demedim. Hatırlamıyorum dedim.
- Bana laf kalabalığı yapma Adem! Beni delirtme! Bir işin de ucundan tut be adam!
- Hangi işin ucundan? Çayın mı?
- Biz şimdi neyi konuşuyoruz Adem? Ben bulaşıkları yerleştirip çocukları toparlarken sen de çayın altını kapatıverseydin. Elin mi kopardı?
- Ben ne bileyim böyle bir görevim olduğunu? Sen hallediyorsun diye düşündüm herhalde. Ama kapatmış da olabilirim. Farkında değilim.
- Farkında olsan şaşardım Adem! Neyin farkındasın ki zaten? Her şeyi düşünen ben. Her yere koşan ben. Tatile giderken bile huzur yok. Şimdi o çayın altı kapandı mı kapanmadı mı? 
- Varsayalım kapanmadı.
- Ay sus sus! Düşünmek bile istemiyorum. İçim daralıyor.
- Yahu nedir bu panik, bu telaş? Sen bizim anahtarları annene bırakmamış mıydın dün, çiçekleri sulasın, eve göz kulak olsun diye? Ararız anneni, gider kapatır çayın altını.
- ...
- Hadi ara anneni. Ancak gider. Altı açıksa yanmasın.
- ...
- Arasana diyorum Sevim. Ne duruyorsun?
- ...
- Hadisene Sevim. 
- Şey Adem... Ben anahtarları anneme bırakmayı unuttum Adem...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder